Değerli Okur;
19 Ocak 2013 tarih ve 28533 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Elektronik Tebligat Yönetmeliği ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nda hükme bağlanan elektronik tebliğ konusunda uygulamaya doğru bir adım atılmıştır. Önceki yazımızda bu düzenlemede önemli olduğunu düşündüğümüz konulara değinmiş ve yazımızı “Vergi Usul Kanunu kapsamında yapılmakta olan tebliğ uygulamaları bu yönetmelik kapsamında mıdır?” sorusuyla tamamlamıştık. Bu yazımızda kısaca konuya dair bilgi ve görüş paylaşılacaktır.
Vergi Usul Kanunu’na göre tebliğin neyi ifade ettiği Kanun’un 21’inci maddesinde hükme bağlanmıştır:
” Tebliğ, vergilendirmeyi ilgilendiren ve hüküm ifade eden hususların yetkili makamlar tarafından mükellefe veya ceza sorumlusuna yazı ile bildirilmesidir.”
Vergi Usul Kanunu’nun Tebliğ Esasları başlıklı 93’üncü maddesi uyarınca tahakkuk fişi dışında kalan ve vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden vesikaların ve yazıların adresleri bilinenlere posta vasıtasıyla ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ilan yoluyla tebliği yapılır. Ancak ilgilinin kabul etmesi şartıyla tebliğ, vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden vesika veya yazı düzenleyen dairede veya komisyonda da yapılabilir. Kanun’un 107’nci maddesinde de memur eliyle tebliğ hükme bağlanmıştır. Madde başlığı “Memur Vasıtasiyle Tebliğ” olup, Maliye Bakanlığı’nın posta yerine memur aracılığıyla da tebliğ yaptırmaya yetkili olduğu belirlenmiştir.
Vergi Usul Kanunu’na 6009 sayılı Kanun ile eklenen ve 01.08.2010 tarihinde yürürlüğe giren 107/A maddesi Elektronik Ortamda Tebliğ başlıklı olup, bu madde ile Vergi Usul Kanunu kapsamındaki tebliğlerin 93’üncü maddede yazılı usullerle bağlı kalınmaksızın elektronik ortamda yapılabileceği hükme bağlanmıştır. Bu konuya dair usul ve esasların belirlenmesi konusunda Maliye Bakanlığı’nın yetkili olduğu hükmüne yer verilmiştir. Maliye Bakanlığı tarafından henüz bir düzenleme yapılmamıştır. Bu arada tahakkuk fişine özgü olmak üzere bir konunun hatırlanmasında yarar var: Vergi Usul Kanunu’nun 28’inci maddesinde “Beyannamenin elektronik ortamda gönderilmesi halinde tahakkuk fişi elektronik ortamda düzenlenir ve mükellef veya elektronik ortamda beyanname gönderme yetkisi verilmiş gerçek veya tüzel kişiye elektronik ortamda iletilir. Bu ileti, tahakkuk fişinin mükellefe tebliği yerine geçer.” hükmü yer almaktadır. Her ne kadar elektronik tebliğe dair bir yönetsel düzenleme yapılmamış ise de, tahakkuk fişi yönünden bir uygulamanın yürütüldüğü görülmektedir.
Yer verdiğimiz hükümler çerçevesinde Vergi Usul Kanunu kapsamında beş tür tebliğ usulü bulunmaktadır:
1-İlmühaberli Taahhütlü Posta yoluyla tebliğ
2-İlanen Tebliğ
3-Dairede veya komisyonda tebliğ
4-Memur aracılığıyla tebliğ (İlgilinin adresinde)
5-Elektronik tebliğ
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden vesikalar ve yazılar yönünden Vergi Usul Kanunu’na önceliği var mıdır? HAYIR. Tebligat Kanunu’nun Mali Tebligat başlıklı Üçüncü Fasıl’ında mali tebliğlerin kendi kanunlarında açıklık bulunmayan durumlarda bu kanunun(Tebligat Kanunu) genel hükümlerine göre yapılacağı hükme bağlanmıştır(Tebligat Kanunu Madde 51). Bu çerçevede Vergi Usul Kanunu’nun hükme bağladığı tebliğ esasları ve usulleri, vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden belgeler yönünden önceliklidir.
Vergi Usul Kanunu’nun 107/A maddesinde hükme bağlanan elektronik tebliğ konusunda Maliye Bakanlığı tarafından yönetsel bir düzenleme henüz yapılmamıştır. Yazımızın bu bölümüne değin yer verdiğimiz hükümler uyarınca “Vergi Usul Kanunu’nun elektronik tebliğe dair hükmü bulunmakla birlikte Maliye Bakanlığı usul ve esasları belirlemediğinden 19 Ocak 2013 tarih ve 28533 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nin Vergi Usul Kanunu çerçevesinde yapılacak elektronik tebliğler yönünden uygulanması mümkündür. Maliye Bakanlığı’nca bir düzenleme yapılmasına gerek yoktur.” denilebilir mi? HAYIR. Çünkü vergilendirme ile ilgili hüküm ifade eden belgelerin elektronik olarak tebliğ edilebileceği hususu Vergi Usul Kanunu’nda hükme bağlanarak, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na koşut bir içerik oluşturulmuş, bu konuda usulleri ve esasları belirlemek üzere de Maliye Bakanlığı yetkili kılınmıştır. Eğer elektronik tebliğ konusunda Vergi Usul Kanunu’nda bir düzenleme yapılmamış olsa idi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 51’inci maddesinde yer alan “Mali tebliğler, kendi kanunlarında sarahat bulunmıyan hallerde, bu kanunun umumi hükümlerine tevfikan yapılır.” hükmüne göre değerlendirilebilirdi. Bu konuda da Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik, 72’nci maddesi referans olarak değerlendirilebilir:
“MADDE 72 – (1) Özel kanunlarda tebligata ilişkin bir hüküm bulunmaması halinde mali tebliğler, Tebligat Kanunu ve bu Yönetmelik hükümlerine göre yapılır.”
Maliye Bakanlığı’nın ve hatta diğer kamu kurum ve kuruluşlarının söz konusu Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nden bütünüyle bağımsız bir düzenleme yapmayacağını da belirtmek gerekir. Çünkü özellikle elektronik tebliğin gerektirdiği kurumsal işbirlikleri yönünden Elektronik Tebligat Yönetmeliği’nin belirlediği esaslar ve usuller asgari / zorunlu unsurları açıklamıştır; kurumlar ve kuruluşlar işlemleri veya düzenledikleri belgeleri yönünden daha ayrıntılı düzenlemeler yapabilecek olmakla beraber, Elektronik Tebligat Yönetmeliği’ne aykırı ya da bu yönetmelikten bütünüyle bağımsız düzenleme yapmaları olası değildir.
İyi bir çalışma haftası dileriz.
YORUMLAR
Teşekkürler. Çok güzel bir yazı. Maalesef Maliye Bakanlığı kanunla almış olduğu yetkileri kullanmakta bazen gecikebiliyor. Örneğin VUK Mük 257. maddede Bakanlık defterlerin elektronik ortamda tutulması konsunda düzenleme yapmaya yetkili kılınmasına rağmen belli bir standart getirilmedi. Bu da malum olduğu üzere vergi incelemelerinde bir dizi sorunları beraberinde getirmektedir.
Ziyaretçi
İlgi ve değerlendirmenize teşekkür. İSMAİL HAKKI DURA
Ziyaretçi
İlk Yorumcunun DİKKATİNE! Maliye Bakanlığı VUK mük.257'yi kullanarak elektronik defterle ilgili düzenlemeyi Aralık 2011'de yapmış ve bununla ilgili kılavuzları da yayımlamıştır.Defterlerde standartlaşma sağlanmıştır, yaygınlaşması ise önümüzdeki aylarda 421 VUK GT'i çerçevesinde sağlanmış olacaktır.
Ziyaretçi
http://www.youtube.com/watch?v=Z7CN3Jco8oc İSMAİL HAKKI DURA
Ziyaretçi
Evet, e-defter ile ilgili düzenleme getirildi. Fakat mükelleflerin % kaçına e-defter tutma zorunluluğu getirildi? Petrol piyasasında faaliyet gösteren firmalardan en az 25 milyon brüt satış hasılatı elde edenler ile ÖTV III sayılı listedki malları imal edenlerden en az 10 milyon bürüt hasılat elde edenler. Peki yaptırımı nedir? 1200 TL:)Benim eleştirdiğim husus e-defter tutmayan mükelleflerin de defterlerini belli bir formatta incelemeye ibraz edebilmelerine ilişkin bir düzenlemenin henüz yapılmamış olması. Teşekkürler.
Ziyaretçi
İlk Yorumcunun DİKKATİNE!Zorunluluk getirildiği halde e-Defter tutmayanlara dönük sadece 1.200 TL'lik bir yaptırım uygulanacağını nereden çıkardığınız anlayamadım;defter tutmamanın tek yaptırımı bu mu?! Ayrıca tebliğde belirtildiği üzere e-defter kapsamında zorunluluk getirilen mükellefler daha geniş bir kitle. İkinci yorumunuzun son cümlesindeki ifadenize gelince, takdir edersiniz ki, her yenilikte olduğu gibi e-defter gibi büyük bir yenilikte de aşama aşama yaygınlaştırmaya geçmek en doğru yol olsa gerek...
Ziyaretçi
Çok Değerli Okur ve Yorumcularımız; E- rumuzlu tüm uygulamalar açısından bir geçiş sürecinde olduğumuz gerçeğini de dikkate alarak, gerek vatandaşımızın hukuka dair eleştirileri karşısında makul olmak; gerekse devletin düzenlemeleri hayata geçirme sürecinde vatandaşlarımızca sabırlı durmak gelişimi hızlandıracaktır. İlkemiz "eleştiriye tahammül, emeğe de saygı" olsun. Naçiz bu düşüncelerle E-Defter konusundaki görüş alış-verişinin, verimliliği düşmeden tamamlanmış olmasını dilerim.İSMAİL HAKKI DURA
Ziyaretçi
421 Nolu tebliğde e-defter tutma zorunluluğu getirilen mükellefler ile ilgili olarak VUK'ta belirtilen yaptırımların uygulanacağı ifade ediliyor. Tebliğin dayanağı madde mükkerrer 257. Bu maddenin yaptırımı ise Mük 355'te 1200 TL olarak belirtilmiş. Ben ilk yorumumda Bakanlığımızın maalesef bazen düzenleme yapmakta geciktiğini ifade etmiştim. Mükerrer 257'inci madde ile bakanlık hangi tarihte yetki almış ve bu yetkisini ne zaman kullanmış?
Ziyaretçi
Tebliğ ile e-defter tutma zorunluluğu getirilen bir mükellef e-defter tutmayıp basılı defter tutarsa yaptırımı yalnızca 1200 TL dir. Birinci Yorumu yapan arkadaşa katılıyorum.
Ziyaretçi
Daha Fazla