TARİH ARALIĞI

Başlangıç Tarihi
Seç
Bitiş Tarihi
Seç

ARANACAK KRİTER

Kriter Seçin
Makale Başlığında

ARANACAK KELİME

Örnek “vergi mevzuatı”

1.04.2013

Yabancı Fon Kazançları ile Bu Fonların Portföy Yöneticiliğini Yapan Kurumların Kurumlar Vergisi İstisnasından Yararlanma Koşulları

  

Kurumlar Vergisi Kanununa, 6322 sayılı kanunun 35 nci maddesiyle eklenen, 5/A maddesinde; yabancı fon kazançları ile bu fonların portföy yöneticiliğini yapan kurumların hangi koşullarda elde ettikleri kazançların kurumlar vergisinden istisna edileceği hususu düzenlenmiştir. Buna göre;

Kurumlar Vergisi Kanununun ikinci maddesinin birinci fıkrasında yer alan ve Sermaye Piyasası Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi fonlara benzer yabancı fonların, portföy yöneticiliği belgesine sahip tam mükellefiyete tabi portföy yöneticisi şirket aracılığı yapılan;

a. Her türlü menkul kıymet ve sermaye piyasası aracı,

b. Vadeli işlem ve ve opsiyon sözleşmesi,

c. Varant,

d .Döviz,

e. Emtiaya dayalı vadeli işlem ve opsiyon sözleşmesi,

f. Kredi ve benzeri finansal varlıklar,

g. Kıymetli maden borsalarında yapılan emtia

işlemleri ile ilgili olarak elde ettikleri kazançlar, aşağıda yer verilen dört koşulunun varlığı halinde kurumlar vergisine tabi tutulmayacaktır. Dolayısıyla yabancı fonların bu mahiyetteki kazançları için beyanname vermeyecekleri gibi, başka kazançları nedeniyle verilecek beyannameye bu kazançlar dahil edilmeyecektir.

Hemen belirtelim ki, söz konusu işlemlerin organize bir borsada gerçekleşmiş olup olmamasının bir önemi olmadığı gibi, bu istisna uygulamasının, yabancı fonların Türkiye kaynaklı gelirleri üzerinden yapılacak vergi kesintisine de etkisi olmayacaktır.

Yukarıda sözü edilen işlemlerden yabancı fonların elde ettikleri kazançlarının kurumlar vergisinden istisna edilmesini sağlayan koşulları şöyle sıralayabiliriz.

1.Fon adına yapılan işlemlerin, tam mükellef portföy yöneticisi kurumun mutat faaliyetleri arasında yer almış olması,

2.Yabancı fon ile tam mükellef portföy yöneticisi kurum ticari, hukuki ve finansal özellikleri dikkate alındığında, aralarındaki ilişkinin emsallerine uygun koşullarda ve birbirlerinden bağımsız olarak faaliyet gösteren kişilerdeki gibi olması,

3.Tam mükellef portföy yöneticisi kurum yaptığı hizmet karşılığında yabancı fondan aldığı hizmet bedelinin emsallere uygun olması yanında, kurumlar vergisi beyanname verilme süresi içerisinde Gelir İdaresi Başkanlığına transfer fiyatlandırması raporu vermesi,

4.Tam mükellef portföy yöneticisi kurum ve ilişkili olduğu kişilerin yabancı fonun kazancı üzerinde, verdiği hizmet karşılığında her ne ad altında olursa olsun hesaplanan bedellerin düşülmesinden sonra, doğrudan veya dolaylı olarak hak sahipliğinin oranını %20’yi geçmemesi,  

gerekmektedir.

Sayılan koşullardan her hangi birisinin gerçekleşmediği durumda yabancı fon kazançları genel hükümler göre kurumlar vergisine tabi olacaktır. Bir diğer anlatımla tam mükellef portföy yöneticisi kurum yabancı fonun daimi temsilcisi sayılmanın yanında, yönetici kurumun iş yeri bu yabancı fonların iş yeri veya iş merkezi sayılarak elde edilen gelirler genel hükümler çerçevesinde vergiye tabi tutulacaktır. Ancak, istisna için ileri sürülen ve yukarıda üçüncü sırada yer verilen transfer fiyatlandırma raporunun süresi içinde portföy yöneticisi kurum tarafından Gelir İdaresi Başkanlığına verilmiş olmakla beraber, tam mükellef portföy yönetici kurumun yabancı fondan emsallerine nazaran daha düşük bir bedel almış olması durumunda, tek taraflı olarak ve tam mükellef portföy yöneticisi kurum adına transfer fiyatlandırmasına yönelik olarak gerekli tarhiyat yapılacak.   

Diğer taraftan tam mükellefiyete tabi portföy yönetim şirketinin, yabancı fondaki pay sahipliğinden doğan kazancının kurumlar vergisinden istisna edilebilmesi için yukarıda belirtilen ve yabancı fon kazançlarının istisnasında aranan koşulların birlikte sağlanması gerekmektedir.

Belirtilen dört koşulun birlikte var olması halinde, portföy yöneticisi kurumun sadece yabancı fondaki pay sahipliğinden doğan kazancı kurumlar vergisinde istisna edilecek, yabancı fon tarafından portföy yöneticisi kuruma ödemiş olduğu yönetim ücreti, teşvik, prim, performans ücreti gibi ödemeler her halükarda kurum kazancına dahil edilerek kurumlar vergisine tabi tutulacaktır.

Portföy yöneticisi kurum ve ilişkili olduğu kişilerin yabancı fonun kurum kazançları üzerindeki hak sahipliği doğrudan veya dolaylı olarak %20’den fazla olduğu takdirde, bahsi geçen istisnadan yararlanılması söz konusu olmayacağından, %20’lik hak sahipliğine isabet eden kazançlarda dahil olmak üzere yabancı fondan elde edilen kazançların tamamı genel hükümler çerçevesinde kurumlar vergisine tabi tutulacaktır.

Bu düzenlemede son olarak tam mükellefiyete tabi portföy yöneticisi kuruma birde bildirimde bulunma sorumluluğu getirilmiş olup, buna göre, portföy yöneticisi kurumun yabancı fondaki pay sahipliğinden doğan kazançları hariç olmak üzere, yabancı fonun katılımcı ve kurucuları arasında doğrudan veya dolaylı olarak tam mükellef gerçek kişi veya kurumların kazanç payının %5’i geçmesi halinde, tam mükellef gerçek kişi ve kurum kurucu veya katılımcıların tamamının portföy yönetim şirketi tarafından Gelir İdaresi Başkanlığına bildirmesi gerekmektedir.

Portföy yöneticisi kurumun bu bildirim mükellefiyetini yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi halinde, tam mükellef gerçek kişi veya kurum kurucu ve katılımcıların fondan elde ettikleri kazançlar nedeniyle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi durumunda, bu gerçek kişi, kurum ve katılımcılar adına tarh edilecek vergi ve kesilecek cezalardan portföy yöneticisi kurum da müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaktır.

Hemen belirtelim ki, ilgili gerçek kişi, kurum ve katılımcılar vergilerini vergi mevzuata uygun tarzda ödemiş olmaları durumunda, cezalı tarhiyat yapılması gerekmeyeceğinden, portföy yöneticisi kurumun müşterek ve müteselsilen sorumluluğu da olmayacaktır.