TARİH ARALIĞI

Başlangıç Tarihi
Seç
Bitiş Tarihi
Seç

ARANACAK KRİTER

Kriter Seçin
Makale Başlığında

ARANACAK KELİME

Örnek “vergi mevzuatı”

25.03.2013

Tütün ve Sigara: Hangisi Sağlığa Zararlı? Vergisi Caydırıcı mı?

Kapalı alanlarda sigara içilmesinin yasaklanmasından sonra daha da belirginleşen sigaranın zararlı “bir şey” olduğuna dair kabûl, Sağlık Bakanlığı’nın kamu spotlarıyla da birlikte, birçok tiryakinin durup düşünmesine ve birçok kişinin bırakmasına vesile olan bir süreç oluşturdu. Diğer taraftan kapalı alanlara dair yasağın aşılmasına yönelik arayışlar, moda oluştururcasına mekân oluşumlarını gündeme getirdi. Bu yasağa değin az sayıda karşılaşılan kapalı bahçe, sera gibi betimlemelerle tariflenebilecek işletme görüntüleri çoğaldı. Kapalı alanın ön tarafında herhangi bir boşluğa sahip işletmeler, kış aylarında bu alanları cam paravanlarla kapatarak “yarı açık yarı kapalı” yorumlanabilecek bir ara modelle bu alanlarda sigara içen müşterilerine hizmet vermeye başladılar. Bu durumu bir refleks olarak değerlendirdiğinizde “ilginç” görmeyebilirsiniz. Ancak bunca işletmenin bu türde çözümler yaratması, toplam harcama açısından bakıldığında azımsanmayacak bir değere ulaşmıştır diye düşünüyor insan. Peki neden bu arayışlar?

Sigaraya dair “zararlı” betimlemesinin ortaya çıkışı literatürde 19. yüz yıl olarak belirtilir. Önceki yüz yıllar boyunca tütün bitkisinin tedavi edici özelliklerinden yararlanıldığı, tütün içilmesinin zihinsel faaliyetlere iyi geldiği, bir çok fikri eser yaratıcısının tütün ile çalışmalarına yoğunlaştığı, tütün içmenin bir törensel anlamı olduğu gibi bir çok anlatı ile de karşılaşılmaktadır. Kanaatimizce bu nedenle, herhangi bir başka zararlı ilan edilen alışkanlık yoktur ki, yapıldığında çevre tarafından da “makûl” karşılanıyor olsun. Tütünün hikayesi olarak başlayan süreçte, pipo, puro, sigara olarak süregelen evrilmelerle bu alışkanlık, insan oğlu için kolaylıkla içselleştirilebildiğine göre, tüm çabalara ve ulaşılan iyi sonuçlara rağmen, kullanıcılarına “uyuşturucu müptelası”, “tehlikeli”, “zarar verebilir” gibi bakılmayan, aksine içimine estetik katanlarımıza zaman zaman beğeniler de iletilen bir alışkanlık konumundadır. Bu durumda sorun nedir? Sorun tütünün günümüz teknolojileri ile sunumu sırasında oluşan kimyasal bileşimler mi? Bu konuda “ahkâm” yeterliğimiz yok kuşkusuz.

Tütünün bir bitki vasfıyla “yok edilmesi” söz konusu değilse, sigaranın varlığını sürdürmesi de kaçınılmaz görünüyor. Bitki vasfıyla tütünden yararlanılmasının geçmişten günümüze olası görüldüğü anlaşılıyor. Sigara üzerinde başkaca maddelerde olduğu gibi yüksek vergi yükü olduğu ve bunun sağlık politikası çerçevesinde, caydırıcılık açısından işlevselliği bir “kabûl” gibi görülmektedir. Ancak sigara içmekten vazgeçmeye vergi yükünün ne denli etkide bulunduğu tartışmaya açıktır kanımızca. Bu konuda temel belirleyici talep esnekliği kuşkusuz. Ancak özellikle sosyal alanda birçok işletmenin sigara içenleri gözeterek oluşturdukları alanlar ve birçok iş merkezi, kamu kurumlarında dahi dış alanlara konulan portatif kül tablaları dikkate alındığında sigara üzerindeki vergi yükünün caydırıcı olmaktan çok, hazineye gelir yaratıcı işlevinin daha etkili olduğu düşünülmektedir. Tabii ki bu gelirin hazineye zararı değil yararı vardır. Ancak eğer talep esnekliği düşük bir malın tüketimini kısmak için vergi yüksek tutuluyorsa bu mala dair yasa dışı yollardan edinme ve tüketme kanallarında artış olması da kaçınılmazdır.

Son Söz: Tütün bir bitkidir,  sigara ise ondan türetilmiş bir kimyasal. Tarım ekonomisi açısından tütüne sigaradan daha farklı yaklaşmak gerektiği göz ardı edilmemelidir. Ayrıca başkaca alışkanlıklara göre masumca içselleştirilmiş sigaranın tüketimini azaltmak vergisel önlemlerle olası değildir. Kamuoyu sağlığa dair verilerle ikna olmadıkça bu gibi maddelere konulan yüksek verginin, yasa dışı arayışları körükleme olasılığı dikkate alınmalıdır. 

 

YORUMLAR

  • Bence sigara yasağına bu şekilde bakmamak gerekir. Yasağın sigara içenlerin sigarayı bırakmasına yönelik bir etki yaratmasını beklemekten ziyade, içmeyenler için nefes alınabilir alanlar yaratmak amaç olmalıdır. Ayrıca psikolojik etki önemli..Sigara içenler ikinci sınıf kategorisine alınmalıdır. Yurtdışındaki başarılı örnekler bu yolda ilerlemiştir. Vergiyi artırmak, sektörün karlılığını düşürmek, içenler için yüksek maliyetler oluşturmak..Yasakla beraber destekleyici uygulamalardır ve gereklidir. Ama maalesef içenler değil, içmeyenler Türkiye'de ikinci sınıf muamele görüyor. Yasağın birçok alanda delinmesi ayrı bir sorun. Bence yasağı koymak kadar UYGULAMAKTA çok önemli. Kamu otoritesi bu konuda sınıfta kaldı. DAHA DA ACISI YASAĞIN DAHA ÇOK DEVLET DAİRELERİNDE DELİNİYOR OLMASIDIR. Bu yasağı uygulamada devletin ne kadar da niyetli olduğununa da işaret ediyor aynı zamanda..

    Ziyaretçi

  • Katkınıza çok teşekkür. İSMAİL HAKKI DURA

    Ziyaretçi

  • sigara içerisine katılan katkı maddeleri aromalarla birlikte daha zararlı hale gelmektedir öncelikle sağlık açısından bu durum denetime tabi tutulmalı ve önüne geçilmelidir. nereden baksanız fabrikada üretilmiş sigara elde hazırlanmış sigaraya göre 4-5 kat daha zararlıdır. diğer bir konu tütünün yararlı alanlarda kullanılmasıdır. dünyada tütün yapay kan üretiminde, kağıt üretiminde, kalp ve dolaşım sistemi ilaçları üretilmesinde aktif olarak kullanılmaktadır bu konuda ülkemizde de gerekli çalışmalar en kısa sürede yapılmalıdır ancak bir tütün teknolojisi mühendisi olarak bu konular üzerine çalışmak istediğimizde tütün kelimesini duyan yetkililer direkt olarak önümüze engeller koymaktadır. ve ayrıca verilere baktığınız anda vergilerin arttırılması ne yazık ki kullanımı düşürmemektedir tam aksine kullanım her geçen gün artmakla birlikte vergilendirilmiş yerine insanlar kaçak ürünler tüketmektedir.ülkemizde şu anda %25 civarında kaçak tütün ürünleri tüketilmektedir, bu durumun en kısa sürede önüne geçilmesi mecburidir çünkü kaçak sigaralar ve mamuller çok çok daha fazla insan sağlığına zarar vermektedir üzerinde hiçbir denetim bulunmamaktadır.

    Ziyaretçi

  • Değerli katkınız için teşekkür ederiz. Bu vesile ile Detlef BLUHM'ın Tütün ve Kültür adlı kitabından şu tümceleri paylaşmak isterim: "Devletin korumacılığı ile vergi kazancı arasındaki ilişki 1814'te Talleyrand tarafından çok güzel ifade edilmiştir: Bir hanım şu korkunç tütün alışkanlığına karşı bir önlem almasını istediğinde, Talleyrand şöyle cevap verir: "Haklısınız madam, tütün içmek ve enfiye çekmek kötü alışkanlıklardır; eğer bana devletin kasasına yılda yüz yirmi milyon frank akıtacak iki erdem söyleyebilirseniz, tütüne karşı bir mücadele başlatırım." " (Dost Kitabevi Yayınları, Eylül 2001, sayfa 79) İSMAİL HAKKI DURA

    Ziyaretçi

  • Bence sigaradan vergi alınması çok doğru. Madem kendine ve çevrene zarar veriyorsun o zaman devlet butçene de bir katkın olsun. Keşke dolaylı vergilerin tümü sağlığa zararlı olan şeylerden alınsa:)

    Ziyaretçi

  • Şayet tütün sigara haricinde başka alanlarda kullanılıyorsa bu düşük vergilendirilerek ayrıştırılabilir. Bildiğim kadarıyla ÖTV'de bunun özellikle (1) numaralı listede örnekleri var. Sigara için ise dışsal bir etki var. Bunun maliyeti de ödenmeli. Hatta SGK bütçesinde ne kadar sigaradan kaynaklı doğrudan ve dolaylı hastalıklardan dolayı yük var. Bu hesaplanmalı ve birisi bunun karşılığını ödemeli...Bu kişilerde sigara içenler ve üretenlerdir. Sigara içmeyen birisi hem sağlık ve hayat konforu açısından zarar görmekte. Ayrıca devletin sağlık harcamalarının artması nedeniyle vatandaş olarak da bir yük taşımaktadır. Bir tekstil ürünü üretmenin ve tüketmenin dışsal zararı ya yoktur ya da sigaraya kıyasla çok azdır. ama sigaranın dışsal zararlı etkisi tahminlerimizden de büyüktür. Tüm bu açılardan bakıldığında sigaranın üzerindeki vergi yükü kanımca az bile kalmaktadır.

    Ziyaretçi

  • İlgi ve katkınız çok değerli..Müteşekkiriz. Vergi Sorunları Dergisi-İsmail Hakkı DURA

    Ziyaretçi

  • BİZ NE HUKUK DEVLETİYİZ...NE DE KANUN DEVLETİ SİGARA İÇMEK BİRÇOK YERDE YASAK...!!! AMA KİMSE TAKMIYOR. DEVLETİN KENDİSİ TAKMIYOR. MEMURLARIN PÜFÜR PÜFÜR ODALARINDA BANKOLARIN ARKASINDA SİGARA İÇTİĞİNE ŞAHİT OLUYORUZ..AYNI EMNİYET ŞERİDİNİ İŞGAL EDEN POLİSLER GİBİ. O YÜZDEN NORMAL VATANDAŞ İÇMESİ NORMAL. SORUN YİNE İÇMEYENLERİN EZİYETİ. DEVLET SİGARA SATIŞLARINDAN PARA ALDIĞI SÜRECE NİYE YASAĞI UYGULASIN Kİ?

    Ziyaretçi

  • Sigaranın tarihçesi hakkında yazdıklarınız bana Davidoftan Colombus'a Tütün ve Kültür kitabını hatırlattı. Gerçekten de yüz yıl öncesine kadar tütün bir tedavi aracı olarak kullanılıyormuş. Ancak kitapta içilebilecek en kötü tütünün sigara olduğu ve sigaranın tabut çivisi olarak adlandırıldığı ifade ediliyor. Sanırım kolay ulaşılabilir ve ucuz olması yüzünden yaygınlaşan bu ürünün kapitalist değerinin yüksekliği bir çocuk tarafından bile anlaşılabilir. Yazınızda tütün bir bitki olarak kaldıkça kullanımının ortadan kalkmayacağını söylemişsiniz. Geçen sene Ege'de bir köylünün ikram ettiği sarma tütünü tadınca tek tük içtiğimiz sigaraların ne denli keyifsiz olduğunu bir kez daha anladım. Evet haklısınız kimse tütün kullanımını tamamen ortadan kaldıramaz. 'Evet tütün çok kötü birşey içmemek gerekir' deyip geçmek işin kolayı gibi geliyor. İçilen tütünün kalitesi, ticari değeri bir yana, şu günlerde üzülerek izlediğim toplumdaki mutsuzluk diğer yana uzun bir tartışma yelpazesi var bu konuda. Bu yazınızda da herzamanki Allah 'vergisi' farkındalığınız ve duyarlılığınızı gösterir bir altyapının olduğunu belirtmek isterim. Sevgi ve Saygılarımla Y.Doç.Dr.M.Çağlar ÖZDEMİR

    Ziyaretçi

  • Sevgili Çağlar ÖZDEMİR, ilgi ve nezaketiniz için teşekkür ederim. Bilmukabele. İSMAİL HAKKI DURA.

    Ziyaretçi

Daha Fazla