Mevcut vergi sistemimizde gerçek kişilerin gelirlerinin ve kurumların kazançlarının vergilendirilmesini düzenleyen Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu olmak üzere iki kanun bulunmaktadır. Gelir ve kazançlar üzerinden alınan vergilerin, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunu olmak üzere iki ayrı kanunda düzenlenmiş olması; indirim, istisna ve bazı önemli düzenlemelere her iki Kanunda birden yer verilmesine sebep olmaktadır. Mükerrerliği ortadan kaldırmak ve bazı ülkelerin iyi uygulama örneklerinde olduğu gibi daha kısa ve kolay anlaşılır bir sistematik oluşturmak üzere Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanununun tek bir kanun haline getirilmesi amacıyla “Gelir Vergisi Kanunu Tasarısı” hazırlanarak Bakanlar Kurulunca kabul edilmiş ve TBMM’ye gönderilmiştir. Tasarı şu an itibariyle Meclis Plan Bütçe Alt Komisyonu’nda bulunmakta olup, kısa sürede yasalaşarak yürürlüğe girmesi öngörülmektedir.
Tasarı ile Gelir Vergisi Kanununun daha basit, sade ve kolay anlaşılabilir bir çerçevede hazırlanması, böylece vergiye gönüllü uyumun artırılması ile kayıtlı ekonomiye geçişin hızlandırılması amaçlanmaktadır.
Halihazırda ek, geçici ve mükerrer maddeleriyle birlikte 210 maddeyi aşmış olan Gelir Vergisi Kanunu ile 45 maddeden oluşan Kurumlar Vergisi Kanunu birleştirilerek, tasarıdaki madde sayısı toplamda 92’ye indirilmektedir.
Tasarıda, her bir gelir unsurunu ilgilendiren istisna ve muafiyetler ile giderler ve özellikli müesseseler, ilgili bölümlerine taşınmakta, unsurlar itibarıyla giderler uyumlaştırılmakta ve böylece Kanunda bir bütünlük sağlanmaktadır. Önceki unsurlar ile aynı olan giderlere atıf yapılmak suretiyle içeriği gereksiz yere uzatan tekrarlara yer verilmemekte, dolayısıyla Kanun daha sade bir hale getirilmektedir.
Tasarı ile beyanname veren mükellef sayısının artırılması öngörülmektedir. Bu kapsamda, ücret ve istisna serbest meslek kazancı elde eden gerçek kişilerden, elde etikleri gelirleri Kanunda belirlenen tutarı aşanlara da beyanname verme zorunluluğu getirilmektedir.
Tasarıda, beyanname verme süreleri bir ay öne çekilerek, dördüncü dönem geçici vergi beyannamesi kaldırılmaktadır. Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden, hasılat eşiklerinin altında kalanların, basit usulde vergilendirilebilmesi imkânı korunmuştur. Ayrıca, basit usule tabi mükellefler kayıtlarını kendileri tutabilecektir.
Geçici verginin iade talebi, ilgili yılın sonuna kadar yapılabilirken, bu süre zamanaşımı süresine ötelenerek, mükellef haklarına yönelik önemli bir yenilik getirilmektedir.
Tasarı ile Kentsel rantların ve sermaye kazançlarının vergilendirilmesindeki istisnalar daraltılmaktadır. Buna göre; taşınmazlar, pay senetleri, ortaklık hakları ve hisselerinin elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, elde tutma süresine göre kademeli olarak istisnaya tabi tutularak vergilendirilecektir.
Tasarıda yapılan diğer bir önemli düzenleme ise kira gelirlerinde götürü gider uygulamasına getirilen sınırlamadır. Taşınmazların konut olarak kiralanmasından elde edilen gelirin beyanında uygulanan götürü gider, elde edilen hasılat tutarına göre sınırlandırılmakta, belli bir hasılat tutarı üzerinde gelir elde edilmesi halinde ise kaldırılmaktadır. Haklar ile taşınmazların konut olarak kullanım dışındaki amaçlarla kiraya verilmesinden elde edilen hasılat için ise götürü gider uygulamasına son verilmektedir. Ancak, bu mükellefler, kiralamaya konu taşınmazlar için yaptıkları gerçek giderleri gelirlerinden indirebilecektir.
Ayrıca, mülkiyeti işverene ait konutların çalışana mesken olarak tahsis edilmesi suretiyle uygulanan ücret istisnası, Kamu Konutları Kanunundaki kira bedelleri emsal alınarak sınırlandırılmaktadır. Birden fazla işyerinde ticari faaliyette bulunanlar ile Kanunda öngörülen haller hariç birden fazla taşıtla iş yapanlar basit usulden yararlanamayacaktır.
Tasarı ile özel inşaat işlerinin vergilendirilmesine yönelik hükümler netleştirilmektedir. Kendi arsası üzerine inşaat yapanlar ile kat karşılığı arsa tesliminde bulunanların kazançlarının nasıl vergilendirileceğine ilişkin düzenlemeler yapılmaktadır. Benzer şekilde ticari kazançların vergilendirilmesindeki belirsizlikleri gidermek amacıyla “ticari organizasyon” tanımına yer verilmektedir. Ayrıca, çalışanlara pay senedi verilmesi veya pay senedi alım hakkı tanınması halinde vergilemedeki belirsizlik de giderilmektedir.
Konut sahipliğinin temel ihtiyaçlar arasında yer aldığı gerçeğinden hareketle, ikamet amacıyla kullanılan tek konutun elden çıkarılmasından doğan kazançlar vergiden istisna edilmektedir.
Tasarı ile yapılması öngörülen değişiklikleri aşağıda başlıklarla özetleyebiliriz;
1- Türkiye’de kalma kriteri takvim yılı yerine oniki aylık dönem şeklinde değiştirilmekte
2- ticari organizasyonun tanımı kanun maddesi olarak yapılmakta
3- yıllara yaygın inşaat işlerinde faiz gelirlerinin beyan dönemine ilişkin düzenleme yapılmakta
4- özel inşaat işlerinin vergilendirilmesi ayrı bir kanun maddesi olarak düzenlenmiş, ancak düzenlemede sıkıntılar bulunmakta
5- özel inşaat işlerinde teslim bedelinin tespitinde KDV ile çelişen düzenlemeler yer almakta
6- basit usule tabi olanların kayıtlarının meslek odalarında tutulmasına son verilmekte
7- taşınmaz ve iştirak satış kazancı istisnası gerçek kişilere de sağlanmakta, ancak istisna tutarına kısıtlama getirilmekte
8- zirai kazancın tanımında değişiklik yapılarak ticaret şirketleri de zirai kazanç sahibi olarak kabul edilmekte
9- serbest meslek kazancında tahsil esası devam ettirilmekle birilikte KDV açısından tahsil esasının yarattığı sorun hala devam etmekte
10- serbest meslek kazancının tespitinde ticari kazancın tespitinde dikkate alınan giderlerin indirilmesi hakkı verilmekte, istisna kazanç sahiplerinin beyanname verme durumlarında % 25 götürü gider usulü getirilmekte
11- serbest meslek kazancı istisnası uygulamasında sınır getirilmekte
12- apartman yöneticilerinin aidatlarına ücret istisnası getirilmekte
13- sanal ortam ve alan adlarının kiralamaları GMSİi kapsamına alınmakta
14- GMSİ’de götürü gider uygulamasına kısıtlama getirilmekte
15- serbest meslek faaliyetinin durdurulması halinde sabit kıymetlerin elden çıkarılması değer artış kazancı olarak beyan edilecek
16- özel inşaat işlerinde değer artışının tespitine ilişkin düzenleme yapılmakta
17- ikamet amaçlı elde tutulan konut satışlarından elde edilen kazançlar istisna kapsamına alınıyor
18- taşınmaz satışlarında 5 yıllık süre kademeli hale getirilmekte
19- tam mükellef kurumlara ait olan pay senetlerinin, ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğacak kazanca istisna getiriliyor (ltd. Şti. Ortaklık hissesinin satışına istisna getiriliyor) (hisse senedi satışında uygulanan istisna sınırlandırılıyor)
20- hisse senedi satışından elde edilen kazanç istisnası yeniden düzenleniyor
21- kısmi bölünme hakkı dar mükellef kurumlara da sağlanmaktadır
22- vergi kesintisi yapacaklar arasına aile hekimleri de ilave edilmiş, sporcular için alt başlıklar oluşturulmuş
23- yıllık gelirin beyannamede toplanması yaygınlaştırılmakta
24- tek işverenden alınan ücretlerin beyanı mümkün hale getirilmekte
25- yıllık beyanname verme süreleri değiştirilmekte
27- geçici vergide 4. beyan dönemi kaldırılmaktadır
28- gerçek kişilerin sağlık ve eğitim harcamaları indirimine kısıtlama getirilmektedir
Yukarıda belirtilen temel ilkeler doğrultusunda hazırlanan Gelir Vergisi Kanunu Tasarısıyla; gelir ve kurumlar vergisinde sadelik ve basit şekilde anlaşılabilme, verginin tabana yayılması, kayıtdışı ile mücadele, rantın vergilendirilmesi başta olmak üzere bir dizi hedef ve amaçlara ulaşma öngörülmektedir. Umarız yukarıdaki ana başlıklar halinde saymış olduğumuz başlıklar altında var olan ve doğacak olan sıkıntılar Meclis aşamasında düzeltilir ve yasa tüm gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerini mağdur etmeyecek şekilde yürürlüğe girer.
YORUMLAR
Hello,that is a good post.Thanks for sharing!
Ziyaretçi
Daha Fazla