Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 4369 sayılı Kanunla(1) kaldırılan 49/2’nci maddesine göre Teşvik Belgeli Yatırım mallarının ithalinde ödenmesi gereken katma değer vergisi bu verginin fiilen indirilmesinin mümkün olduğu tarihe kadar ertelenmekte ve bu tarihte terkin edilmekteydi. 4369 sayılı Kanunla kaldırılan KDVK’nun 49/2’nci maddesi hükmü aşağıdadır. “Kalkınma planları ve yıllık programlarda belirtilenlerden Maliye Bakanlığı ile Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından müştereken belirlenen sektörlere ait olup Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından verilen teşvik belgelerinde gösterilen yatırım mallarının ithalinde ödenmesi gereken katma değer vergisi bu verginin fiilen indirilmesinin mümkün olacağı tarihe kadar ertelenir. Bu ertelemede 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un süre ve tecil faizi ile ilgili hükümleri uygulanmaz. Şu kadar ki yatırımın teşvik belgesinde öngörüldüğü şekilde gerçekleşmemesi halinde ertelenen vergi, tahakkuk ettiği tarihden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48’nci maddesine göre tespit olunan ilgili yıllar için geçerli tecil faizleri %50 zamlı uygulanmak suretiyle tahsil edilir. Erteleme süresince zamanaşımı işlemez.” Ancak ithalde KDV ertelemesi uygulamasından bazı nedenlerden dolayı beklenen fayda sağlanamamıştır. Bu nedenlerden başlıcaları şunlardır. İlk olarak bu uygulama birçok bürokratik işlemi gerektirmekte olup bu işlemlerin gerçekleştirilmesi uzun zaman alabilmekte ve bu durum uygulamadan sağlanan faydanın azalmasına neden olmaktaydı. İkinci olarak yeni yatırımlarda ithalde ertelenen KDV, bu yatırımlar dolayısıyla uzun süre katma değer yaratılamadığından firmaların üzerinde bir yük olarak kalmakta ve pratikte pek bir fayda sağlayamamaktaydı. Bunun yanında bu uygulama yalnızca ithal edilen yatırım mallarını kapsamakta, yurtiçinden alınan yatırım mallarına uygulanmamaktaydı. Nitekim bu sıkıntılar 13/d. maddesinin gerekçesinde de belirtilmiştir. Gerekçe metni şu şekildedir. “Her ne kadar mükelleflerin bu kapsamdaki alışları için yüklendikleri vergileri indirim konusu yapmaları mümkün ise de, özellikle yeni yatırımlarda katma değer yaratılabilmesi uzun zaman aldığından ve bu süre zarfında yüklenilen vergilerin, fiilen indirimi mümkün olmadığından, bu durum finansman sıkıntısı yaratmaktadır. Teşvik belgeli yatırımlarda önemli bir girdi olan makine ve teçhizatların bu mükelleflere tesliminin vergiden istisna edilmesi yatırımcıların finansman sıkıntılarını hafifletecek ve yatırımların teşviki için etken olacaktır.” Bu nedenlerle ithalde KDV ertelemesi uygulamasını sağlayan