Yakın bir tarihte, vergi ziyaı cezasının Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle Anayasa Mahkemesi tarafından iptali üzerine, Vergi Hukukunda yer alan idari ceza niteliğindeki en önemli yaptırım dayanaksız kalmış ve konu üzerine önemli değerlendirmeler yapılmıştır. İptal kararının dayanağı olarak gerekçesinde, temel anayasal ilkelerden biri olan suç ve cezaların kanuniliği prensibine atıf yapılmıştır. Bu bağlamda, vergi ziyaı cezasına ilişkin iptal kararı ve kararın hukuki sonuçları önceki yazımızda değerlendirilmeye çalışılmıştır. Bu çerçevede, kanunilik ilkesi detaylı olarak irdelenirken, Anayasa Mahkemesi’nin Kararları ışığında konuya bakışı ele alınmıştır. Bu çalışmamızda ise, bugün uygulamada olan ve tartışmanın odağındaki suç ve cezaların kanuniliği prensibine aykırı görünen Vergi Usul Kanunu’nun bir maddesi (mükerrer 414) üzerinde durulacaktır. Nitekim, Bakanlar Kurulu’na bazı vergi cezalarının tutarlarını belirleme (artırma ve tekrar kanuni seviyesine indirme) yetkisi tanıyan ve daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından Anayasa’ya uygun olduğu yönünde karar verilen Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 414’üncü maddesi, kanaatimizce, kanunilik ilkesinin gündemde olduğu bu süreçte değerlendirilmelidir.