Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7’nci maddesi kapsamında vergilendirilen kontrol edilen yabancı kurum kazancı; kontrol edilen yurtdışı iştirakin 01.01.2006 tarihinden itibaren elde ettiği ve belirli şartları sağlayan kazançlarından oluşmaktadır. Söz konusu şartları taşımayan yurtdışı iştirak kazancı ise dağıtıma konu olmadığı sürece Türkiye’de vergilendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu durumda; mükerrer vergilendirmeye neden olmaması için, kontrol edilen kurumun elde ettiği kazancın KVK’nun 7’inci maddesi kapsamında dağıtıma konu edilmeden Türkiye’de vergilendirilmesi, dağıtıma konu edildiği dönemde vergilendirilmemesini gerektirmektedir. Ancak; yurtdışında birçok dönem faaliyet gösteren ve kazanç beyan eden bir iştirakin elde ettiği kazanç, iştirak eden açısından her dönem KVK’nun 7’inci maddesi kapsamında aranılan şartları taşımadığından Türkiye’de kontrol edilen yabancı kurum kazancı olarak vergilendirilmesi mümkün olmayacaktır. Bu nedenle; yurtdışı iştirak tarafından dağıtıma konu edilen bir iştirak kazancının, iştirak tarafından elde edildiği dönemde kontrol edilen yabancı kurum kazancı olarak Türkiye’de vergilendirilen bir kazanç olup olmadığının ne şekilde tespit edileceği sorunuyla karşı karşıya kalınmaktadır. Çoğunlukla, böyle bir kazancın hangi döneme ilişkin olduğunun tespiti çok kolay olmamaktadır.
Earnings of the controlled foreign companies taxed within the scope of article 7 of Corporate Tax Law, are composed of earnings which have been acquired by the controlled foreign affiliate since 01.01.2006 and which meet certain requirements. However, it is not possible to tax the earnings of foreign affiliates that do not meet the requirements in question unless they are subject to distribution. In this case; in order not to cause double taxation, taxation of the earnings acquired by the controlled company without being subject to distribution according to article 7 of the Corporate Tax Law requires that these earnings are not taxed in the period in which it is subject to distribution. Yet, since the earnings acquired by an affiliate that operates abroad for several periods and declares earnings does not meet the requirements within the scope of article 7 of the Corporate Tax Law in all periods with respect to the contributory, it will not be possible to tax these earnings in Turkey as the earnings of a controlled foreign company. For this reason; a problem arises as to the method that will be used to determine whether or not the earnings of an affiliate that is distributed by the foreign affiliate in the period in which it was acquired by the affiliate is an income that is taxed in Turkey as the earnings of a controlled foreign company. More often than not, it is not easy to determine to which period such an earning pertains to. When evaluated also with respect to Turkish Tax Legislation, it may be seen that there is no regulation concerning the solution of the problem. This situation brings with it the discussions regarding whether or not a regulation is necessary for determining the period to which the profit shares distributed by the affiliate belong and for the solution of the problem.