Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan (Bundan böyle ‘Kurum’ olarak ifade edilecektir.) yaşlılık aylığı almakta iken tekrar çalışma hayatına atılarak, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında sigortalı olmayı gerektirecek bir işte çalışmaya başlayanlara, aynı Kanun çerçevesinde seçimlik bir hak tanınmıştır. 506 sayılı Kanun’un 63’üncü maddesi uyarınca, Kurum’dan yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı olmayı gerektiren bir işte çalışmaya başlayanlar, almakta oldukları yaşlılık aylığının kesilmesini ve yeniden tüm sigorta kolları (iş kazası, meslek hastalığı, analık, hastalık, maluliyet, ölüm ve yaşlılık) yönünden prim ödemeyi tercih edebilirler. Böylece, tekrar sigortalılık süreleri işlemeye başlar ve sigortalı olarak prim ödedikleri gün sayısı artarak, işten ayrılacakları tarih itibariyle daha yüksek bir yaşlılık aylığı ile emekliliğe hak kazanabilirler. Aynı Kanun maddesi uyarınca, sözkonusu şahıslar almakta oldukları yaşlılık aylığının kesilmemesini tercih edebilirler. Bu durumda, sigortalı olarak bunlardan aynı Kanun’un 78’inci maddesine göre tespit edilen prime esas kazançları üzerinden Sosyal Güvenlik Destek Primi kesilir. Yukarıda, Kurum’dan yaşlılık aylığı almakta iken yeniden sigortalı olmayı gerektirecek bir işte çalışmaya başlayanlar yönünden Kanun kapsamında tanınan seçimlik haklar kısaca belirtilmiştir. Uygulamada, alınan yaşlılık aylığından vazgeçilip tüm sigorta kollarına tabi olarak çalışmaktansa, yaşlılık aylığı kesilmeden sosyal güvenlik destek primi ödenmesinin daha avantajlı olduğu ve bu hakkın tercih edildiği bilinmektedir. Ancak, bu tercihin hayata geçirilmesi sırasında emeklilik talep tarihi ile yeniden işe başlama tarihi yönünden sıklıkla sorunlar ya- şandığı ve ihtilafa düşüldüğü bir gerçektir. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 3279 sayılı Kanun’la değişik 63’üncü maddesinin uygulanmasında; yaşlılık aylığı almakta iken tekrar sigortalı olarak çalışmaya başlayanlarla tahsis talebinde bulunup aylık başlangıç tarihinden önce yeniden çalışmaya başlayan ve bu çalışmasını aylık başlangıç tarihinde de sürdürenlerin tespit edilmesi durumunda, aylıkları kesilerek, Kurumca yersiz yapıldığı kabul edilen bu ödemelerin geri alınması yoluna gidilmektedir. Bu bağlamda, sözkonusu uygulama, sigortalı ile Kurum’u karşı karşıya getirmektedir. Ayrıca, yargı aşamasına intikal eden ihtilafların hemen hemen tamamı Kurum aleyhine sonuçlanarak hem idare ve hem de sigortalı açısından gereksiz zaman ve para kaybına neden olmaktadır.