Bilindiği gibi, 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun birinci maddesinde; bu maddede belirtilen malların vareset tarikiyle veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir tarzda bir şahıstan diğer bir şahsa intikalinin veraset ve intikal vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır. Yukarıdaki hükme göre, veraset ve intikal vergisinde vergiyi doğuran olaylardan birisi vareset yoluyla mal intikaliyken bir diğeri, bir malın herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız (bedelsiz) intikalidir. Buna göre, vareset yoluyla intikal dışında, açıkça ivazlı olan veya ivazlı sayılan bir intikalin vergilendirilmesi söz konusu olmayacaktır. Ölünceye kadar bakıp gözetmek vaadiyle yapılan bağışlarda karşı edim (bedel), “bakıp gözetmek”tir. Yapılan akit ile lehine bağışta bulunan kişi, mal varlığına dahil olan mala karşılık bir külfet altına girmektedir. Söz konusu külfet, bağışta bulunanın hayatta kaldığı süre ile sınırlı olmakla beraber bu sürenin önceden tespiti mümkün değildir. Bakıp gözetme külfeti altına giren kişi, sözleşmede özel belirlemeler yapılmamış olması halinde; bağışlayanın tüm fizyolojik ve sosyal ihtiyaçları nın kendi (bağışlananın) mameleki ile karışlanmasından sorumlu olacaktır. 10 Örneğin, bağışta bulunanın yeme, içme, tedavi, giyim ve benzeri ihtiyaçları-nı maddi ve manevi unsurları ile yerine getirecektir. Bu nedenle, kaydı hayat ile sınırlı bir yükümlülük altına giren kişinin; bu yükümlülük karşılığında edindiği malları, ivazsız olarak iktisap ettiğinden bahsetmek mümkün değildir. Dolayısıyla, ölünceye kadar bakıp gözetmek koşulu ile yapılan bağışlar, ivazlı intikal olup veraset ve intikal vergisinin konusuna girmez. Ancak, burada önemli bir hususu belirtmekte yarar görüyoruz. Şöyle ki, Medeni Hukuk kurallarına göre, aile birliği nedeniyle temelde birbirine bakıp gözetmek yükümlülüğü altında olan ana-baba, karı-koca ve çocuğun; ölünceye kadar bakıp gözetme koşulu ile birbirleri lehine yapacakları bağışlar verginin konusuna girecektir. Uygulamada çok az da olsa bir kısım mükelleflerin hibe yoluyla veya herhangi bir şekilde ivazsız olarak mal iktisaplarını, veraset ve intikal vergisi mükellefiyetinden kurtarabilmek amacıyla; yasaların öngördüğü hak ve görevlerini bir sözleşmenin konusu haline getirmek, suretiyle, ivazsız intikallere ivazlı intikal görünümü vermek istedikleri ve bunun için de, ölünceye kadar bakma vaadi sözleşmelerinden yararlandıkları görülmektedir.