Bu çalışmada, Türk vergi sisteminde önemli bir yapı olma yolunda hızla ilerleyen “İzaha Davet” süreci ve bu sürecin “Vergiye Uyumlu Mükellef İndirimi” uygulaması ile ilişkisi ele alınmıştır. İzaha davet müessesesi, vergi ziyaına sebebiyet veren veya verme ihtimali taşıyan durumların mükellef tarafından açıklığa kavuşturulmasını amaçlamaktadır. Aynı zamanda bu süreçte, mükelleflerin beyanlarını düzeltmelerine imkan tanınarak idarenin denetim maliyetleri düşürülmekte, mükelleflerin daha ağır yaptırımlardan korunması sağlanmaktadır. Makalemizde, Vergi Usul Kanunu’nun 370. maddesi çerçevesinde izaha davet müessesesi ile Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesinde düzenlenen %5 vergiye uyum indirimi arasında uygulamada karşılaşılan sorunlar incelenmiş, özellikle tarhiyat türlerine ilişkin farklı yorumlamalar ve indirim şartlarının ihlali sonrasında vergi ziyaı cezası tartışmalarına odaklanılmıştır.
This study examines the "Invitation to Clarification" process, which is rapidly becoming a significant component of the Turkish tax system, and its relationship with the "Tax Compliance Discount" practice. The invitation to clarification mechanism aims to enable taxpayers to clarify situations that may cause or have already caused tax loss. Simultaneously, this process allows taxpayers to amend their declarations, thereby reducing the administrative costs of audits and protecting taxpayers from more severe sanctions. The article explores practical issues encountered in the application of the invitation to clarification mechanism under article 370 of the Tax Procedure Law and the 5% tax compliance discount regulated under the repeated article 121 of the Income Tax Law. Particular focus is placed on differing interpretations of types of assessments and disputes concerning tax loss penalties following the violation of discount conditions.