İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi, yakın tarihli Glantz v. Finland kararında, vergi kaçakçılığı suçlarında hem hapis hem de idari para cezası uygulamasını non bis in idem ilkesine aykırı bulmuştur. Non bis in idem ilkesi aynı kişinin aynı suçtan dolayı çifte yargılanmamasını veya cezalandırılmamasını ifade etmektedir. Mahkemenin kararı sonuçları itibariyle vergi yaptırım hukukunu derinden etkileyecek mahiyettedir. Bu karar, kaçakçılık fillerini işleyen ve bu fillerle aynı zamanda vergi ziyaına da sebebiyet veren vergi mükellefleri hakkında ya hapis cezası ya da vergi ziyaı cezası uygulanması gerektiğini ortaya koymaktadır. Türk hukuku bakımından, vergi mükelleflerinin çifte cezalandırılmama veya yargılanmama hakkı, anayasa düzeyinde adil yargılanma hakkının bir parçası olarak değerlendirilmelidir. Bu çalışmada söz konusu içtihat ve sonuçları ele alınmaktadır.
Within the recent Glantz v. Finland verdict, European Court of Human Rights, has considered that implementing both imprisonment and administrative fine due to tax evasion crimes conflicts with Non bis in idem tenet. Non bis in idem principle refers that the same individual should not be tried or sentenced on account of the same crime. Concerning its results, the judgement of the Court might have deep influence on tax criminal law. This court ruling manifests that tax payers commiting tax evasion offences, by which inducing tax loss as well, are required to be punished with either imprisonment or tax scot. In terms of Turkish law, the right not to be tried or punished twice is supposed to be discerned as an inherent component of right to a fair trial for tax payers. Via this study, the aforementioned jurisprudence shall be discussed.