Yazımıza başlamadan önce, önemle vurgulamak isteriz ki, bu yazının kaleme alındığı zaman dilimi içerisinde bazı vergi kanunlarında değişiklik yapılmasına ilişkin tasarı, ki enflasyon muhasebesi yasa tasarısı olarak tanımlanmaktadır, yasalaşma süreci içerisinde bulunmaktadır. Bu tasarı kapsamında yürürlükten kaldırılacak düzenlemelerden bir tanesi de finansman gider kısıtlamasıdır. Ancak, yasalaşma sürecinin tamamlanması durumunda da konuya ilişkin değerlendirme ve çalışmalar belli bir süre daha devam edecektir. Bu yazımızda, ekonomideki konjonktürel durumun gerekleri dahilinde gerçekleştirilen ve Ülkemizde ticari hayatın gerek ve gerçeği haline gelen vadeli işlemler yolu ile işletme sermayesi edinilmesi veya takviyesi için uygulanan çeşitli alım satım politikalarının bir finansman modeli olabilirliği ve bunun vergi mevzuatı karşısındaki durumu değerlendirilecektir. Geçmişe yönelik olarak bazı sektörlerde yaptığımız çalışmalarda karşılaştığımız durumlar ve bunlar karşısında yaptığımız araştırma ve bu araştırmalar sonucunda vardığımız sonuçlar açıklamalarımızın temelini teşkil etmekte olup, yazı konusuna odaklanmak bakımından, alım ve satım yapılan firmaların vergisel durumu ihmal edildiği gibi, görüşlerimiz tamamı ile imalatla ilgili olmayan kısımla ilgili olarak değerlendirilmelidir.