Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun en çok tartışma yaratan maddelerinden biri de pay sahiplerinin şirkete borçlanma yasağı getiren maddesidir. Türkiye’de faaliyet gösteren şirketlerin önemli kısmı limited şirket olup, bunlar da kurumsal bir anlayıştan uzak aile şirketi olarak yönetilmektedir. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın en son yayımlanan faaliyet raporundan, kurumlar vergisi mükelleflerinin karlı olmalarına karşın, ortaklarına kar dağıtmadıkları anlaşılmaktadır. Var olan şirketlerin yalnızca % 2,36’sı kar dağıtımı yapmışlardır. Şirketlerde var olan kurumsallaşmadan uzak, profesyonel olmayan yönetim anlayışı ve kar dağıtımının ortaya çıkardığı % 15 oranındaki ek vergi yükü, şirket ortaklarının; kurallara uygun kar dağıtımı yerine, istedikleri zaman, istedikleri tutarda şirket kasasından para çekme alışkanlığına sahip olmalarına neden olmuştur. Türkiye’de yıllardır süregelen bu durum uygulamada normalleşmiş, ortakları, şirketin ayrı bir tüzel kişiliği olduğu gerçeğinden uzaklaştırıp, sahiplik anlayışıyla hareket ederek, şirketten herhangi bir kısıtlama olmadan para çekmelerine neden olmuş ve bu durum ortaklar nezdinde bir hak olarak görülmüştür. Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun esasında normal olmayan durumu düzeltme istediği ve cezalandırması, tartışmaların ana eksenini oluşturmaktadır.
One of the most debated articles of the New Turkish Commercial Code, is the one which imposes a prohibition of owing to the company by the shareholders Vast majority of the companies acting in Turkey are limited liability companies, and they are managed as noninstitutional family companies. From the last activity report released by the Revenue Administration, it is understood that although the corporate taxpayers are profitable, they do not distribute any dividends to their shareholders. Only 2.36% of the existing companies have distributed profit. Due to the noninstitutional and unprofessional administrative mentality of companies, as well as the additional tax burden of 15% which results from profit distribution, the company shareholders acquired the habit of withdrawing money from the treasury of the company whenever and whatever amount they want, instead of distributing profit in a proper way. This longstanding situation in Turkey has become normalized in practice, and caused the shareholders to push-off the reality of being a separate legal entity of the company and to act with the understanding of ownership and to therefore withdraw money from the company without any limitation, and such conditions has been considered as a right before the shareholders. The New Turkish Commercial Code’s aim to correct the condition that is essentially abnormal and to penalize it, is the main scope of the discussions.