Marmara Bölgesinde yaşanan deprem felaketi sonrasında yabancı temsilcilik ve yardım kuruluşlarınca kamu yükünü hafifletmek ve insancıl amaçlarla yapılmak istenen bağış ve yardımların gerek uzun bürokratik işlemlere tabi tutulması, gerekse vergilendirilmek istenmesi, bu yardımı yapan kişi ve kurumlarda haklı olarak vergi direnci doğmasına ve bazı durumlarda da bu kurum ve kuruluşların yardım yapmaktan vazgeçmelerine neden olmaktadır. Bu nedenlerle vergi mevzuatında düzenlenen bağış ve yardım müesseselerinin tekrar değerlendirilmesine gerek duyulmuştur. Bağış ve yardım konusu mal ve hizmetlerin kısmen vergi yükünden arındırılarak, yabancı hayır ve yardım kuruluşları ile Türkiye’de diplomatik temsilcilik ve konsoloslukların bağış ve yardım yapmasını teşvik etmek amacıyla, bu tür kurum ve kuruluşların kamu kurum ve kuruluşlarına ayın ve hizmet olarak yapacakları bağış ve yardımların tedarikinin de katma değer vergisinden istisna tutulmasına ilişkin olarak 30.11.2000 tarih ve 24246 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4605 sayılı Kanunla 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17. maddesinin 2. fıkrasına (c) bendi olarak ön istisna hükmü getirilmiştir. Yazımızda Türkiye’deki diplomatik temsilcilik ve konsolosluklar ile yabancı hayır ve yardım kurumlarının Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17. Maddesinin 1. fıkrasında belirtilen kurum ve kuruluşlara bağış ve yardım konusu mal ve hizmetlerin dolaylı vergi yükünden arındırılmasına yönelik olarak tedariklerinde katma değer vergisi istisna uygulaması açıklanacaktır.