1- Giriş Son yıllarda ülkelerin yabancı yatırımlar karşısındaki davranışlarında önemli değişimler gözlenmektedir. Gelişim düzeylerine bakılmaksızın birçok ülke, çokuluslu şirket yatırımlarını bünyelerine çekebilmek için önemli düzeyde siyasi ve ekonomik liberalleştirme süreci içerisine girmişlerdir. Ülkelerin çokuluslu şirketlerden beklentisi; istihdamın, ihracatın, vergi gelirlerinin artırılması yönünde önemli faydalar sağlayacak olan yatırımları gerçekleştirmeleridir. Söz konusu faydaların elde edilebilmesi için ülkeler bir takım teşvikleri yoğun bir biçimde kullanmaya başlamışlardır. Teşviklerin yoğun biçimde kullanılmasında küreselleşme sürecinin önemli etkileri olmuştur. Ticaretin GATT ve WTO gibi kuruluşlarla küresel, AB, NAFTA ve AFTA gibi oluşumlarla bölgesel düzeyde liberalleşmesi, büyük oranda pazar entegrasyonunu sağlamıştır. Böylelikle pazar büyüklüğünün yatırım yerini belirleme üzerindeki etkisi oldukça zayıflatmıştır. Bu durum sonucunda küçük ülkeler dahi yabancı sermaye yatırımları konusunda rekabet edebilir bir konuma gelmişlerdir. Genel olarak yabancı yatırımlar için uygulanan teşvikler, vergi tatili ve vergi oranlarının düşürülmesi gibi vergi ağırlıklı teşvikler olacağı gibi, ayrıcalıklı krediler, sübvansiyonlar, pazar ayrıcalıkları, altyapı ve tekelleşme hakları gibi finansal teşviklerden de oluşabilmektedir. Hangi tür teşvikin uygulanacağı daha çok ülkenin gelişmişlik düzeyiyle ilişkilidir. Çalışmanın da konusunu teşkil eden vergisel teşvikler bazı istisnalar dışında daha çok gelişmekte olan ülkeler tarafından kullanılmaktadır. Bunun en önemli nedeni vergisel teşviklerin oluşturduğu maliyetlerin kolayca hesaplanamaması ve doğrudan teşviklerde olduğu gibi direkt olarak parasal destek içermemeleridir. Dolayısıyla vergisel teşvikler bütçeye doğrudan bir etki yaratmamakta, yabancı yatırım gerçekleştiği andan itibaren devreye girdiklerinden etkileri tedrici olmaktadır. Bu durum uygulanan vergisel teşviklerin ne derece etkin oldukları ve dolayısıyla teşviklerin maliyetinin ne kadar olduğu gibi soruları yanıtsız bırakmaktadır. Çalışmada vergisel teşviklerin doğrudan yabancı sermaye yatırımları üzerindeki etkileri incelenecek ve vergisel teşviklerin uygulanması sonucu oluşan uluslararası ve ulusal maliyetler değerlendirilecektir.