- 22.07.1998 tarih ve 4369 sayılı Kanun ile %25-55 şeklindeki gelir vergisi oranlarının %15-40 olarak düşürüldüğü ve fakat 4444 sayılı Kanun’un 3. Madde hükmü ile Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen geçici 57. Madde hükmü uyarınca da düşürülen vergi oranlarının 1999-2002 gelirlerine uygulanmak üzere (ücret gelirleri hariç) 5’er puan arttırıldığı, - Ayrıca 99/13221 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile mevduat faizi, faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kar payları, kar zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kar payları, özel finans kurumlarınca kar zarara katılma hesabı karşılığı ödenen kar payları ve repo gelirleri için uygulanan tevkifat oranlarının yükseltildiği ve dolayısıyla beyanname kapsamı dışına çıkarıldığı, - 4444 sayılı Kanunun 1. Maddesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 86/1-a maddesinde yapılan değişiklik sonucu (birden fazla işverenden alınanlar da dahil) tevtifata tabi tutulan ücret gelirlerinin beyanname kapsamına dahil edilmeyeceği hükmünün getirildiği, Hususları bilinmektedir. Gelir vergisi oranlarının düşürülmesine, ayrıca repo gelirleri, birdenfazla işverenden alınan ücret gelirleri ve mevduat fazileri ile kar zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kar paylarına ilişkin vergi tevkifatının nihai vergi haline getirilmesi ve beyanname kapsamından çıkartılmasına rağmen, 1998 ve öncesi yıllara ilişkin kurum karlarının dağıtımına ilişkin vergi alacağı oranının, içinde bulunduğumuz yıl sonuna kadar 1/3 olarak uygulanması dolayısıyla ve sadece 1999 yılına özel olmak üzere vergi avantajı doğ- maktadır. Bu yazımız ile söz konusu vergi avantajları örnek veri ve problem çözümleri halinde anlatılacak ve fakat öncelikle de vergi alacağı müessesesi ile vergi alacağına tesir eden diğer mevzuat hükümlerine ilişkin tanım, kapsam ve açıklamalarda bulunulacaktır.