Ülkeler ekonomik sebepler yanında siyasi, sosyal, doğal afet ve iklim değişikliği gibi pek çok nedenle krizlerle yüz yüze kalabilmektedir. Karar alıcılar bu krizlerin sebep olduğu bütçe açıklarını kapamak üzere kriz karşıtı hangi vergisel önlemi almayı tercih ederse etsin, vergi kanunlarının tasarımı dikkate almaları gereken bir husustur. Nitekim ülkemizin daha önce birçok kriz dönemlerinde tecrübe ettiği üzere, anayasal ilke ve prensiplere uyumlu olmayan yasa tasarımları anayasaya aykırılık iddialarını gündeme getirecektir. Bu ise hedeflenen sonucun elde edilmesi için gerekli olan tutarlı ve etkili uygulamanın önünde önemli bir engel teşkil edecektir. Bu makalede, Türk Anayasa Mahkemesi’nin yakın dönem kriz karşıtı ek vergi tedbirlerinin anayasaya uygunluğunu denetlediği kararları analiz edilmiştir. Neticede, Mahkemenin kriz dönemi ek vergi düzenlemelerine ilişkin niteliksel parametreleri mali güce göre vergilendirme, yasa önünde eşitlik ve geriye yürümezlik ilkeleri olarak belirlediği ortaya konulmuştur.
Countries may face crises for many reasons such as political, social, natural disasters and climate change as well as economic reasons. The design of tax laws is something decision makers should consider, no matter what tax measures they choose to take to cover the budget deficits caused by these crises. As a matter of fact, as Turkey has experienced in many crisis periods, law designs that are not compatible with constitutional rules and principles will bring up the claims of unconstitutionality. This will pose a significant obstacle to the consistent and effective implementation required to achieve the targeted result. In this article, the decisions of the Turkish Constitutional Court, which reviewed the constitutionality of the recent anti-crisis additional tax measures, are analyzed. As a result, it concludes that the Court has determined the quality parameters of the crisis period additional tax regulations as ability to pay, equality before the law and non-retroactivity.