Yeminli Mali Müşavirlik mesleğinin görev, yetki ve sorumluluklarına dair genel şablonu çıkarabilmek için birden fazla yasal düzenlemeye birlikte bakmak gerekir. Bunlar şu şekilde sınıflandırılabilir. - 13.06.1989 tarih ve 20194 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu ve ilgili mevzuat çerçevesinde belirginleşen görev, yetki ve sorumluluk alanları. - 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun (a) re’sen tarhiyata dair düzenlemelerin yer aldığı 30/8’inci, (b) Vergi incelemelerine yetkili olanların belirlendiği 135’inci, beyannamelerin meslek mensuplarınca imzalanması ve tasdik raporlarnın düzenlenmesine dair genel yetki maddesi olan mükerrer 227’inci, (d) defter ve belge ibrazına dair 256’ncı maddeleri uyarınca yürürlükteki usule dönük düzenlemeler. - 14.10.1991 tarih ve 21021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Devlet Harceme Belgeleri Yönetmeliğinin 52 nci maddesi uyarınca YMM Tasdik Raporlarına verilen resmi nitelik. Kanımca, bir süredir gerek YMM’lerin yetki ve sorumlulukları gerekse çalışma usul ve esasları üzerinde yapılan tartışmaların temelinde de bu üç ayrı düzenlemenin lafzı ve ruhu ile bir bütünlük, bir anlamlılık gösterememesi yer almaktadır. Gösterememe ifadesinden kasıt hukuki düzenlemelerin uyumsuzluğunun ötesinde bu yasal yetki ve bu yetkinin uygulamasından doğan sorumluluk alanını bu düzenlemeler içerisinde oldukça iyi tanımlayabilen tarafların (vergi idaresi ve YMM’lerin) yasal boşluklar ve anlam zafiyetlerini kendi yararlarına ve kendilerine özgü biçimde doldurma isteğidir.