Halihazırda yürüttüğümüz ihracata dayalı büyüme stratejisinin yükselen bir ivmeyle sürdürülebilmesi için küresel anlamda rekabet etme potansiyeline sahip girişimcilerimizin korunması ve teşvik edilmesi hayati önem taşımaktadır. İhracatımızın %60’ının KOBİ’ler tarafından gerçekleştirildiği gerçeği göz önüne alınacak olursa, finansman imkanlarına ulaşmakta sıkıntı çeken bu firmaların desteklenmesi, doğrudan istihdam yaratıcı bir ekonomik büyümeyi de beraberinde getirecektir. Unutulmamalıdır ki ekonomik büyüme ve dönüşümün lokomotifi, doğru teşvik edilen her düzeydeki girişimcilik faaliyetleridir. Bu amaçla KVK 5/1-a maddesinde yer alan iştirak kazançları istisnasında 6322 sayılı Kanun’la önemli bir değişikliğe gidilmiştir. Getirilen bu yenilik, KVK 5/1-d maddesinde yer alan düzenleme ile birlikte değerlendirildiğinde, girişimciliği destekleyen ve birbirini tamamlayıcı nitelikte güçlü bir vergisel teşvik ortaya çıkmaktadır. KVK 1 Seri Nolu Genel Tebliği’nde iştirak kazançları istisnasıyla ilgili “...Tam mükellef bir kurumdan elde edilen iştirak kazancının, bu kurumda genel vergi rejimi uyarınca vergilenmiş veya kurumlar vergisinden istisna edilmiş kazançlardan oluşması ,..., istisna uygulamasına engel teşkil etmeyecektir...” açıklamasına yer verilmiştir. KVK’nın gerekçesine bakıldığında anılan düzenlemenin mükerrer vergilemeyi önleme amacıyla getirildiği açıkça görülmekle birlikte Tebliğ’e paralel getirilen bu yeniliğin her ne kadar yasal olsa da kanunun ruhuyla ve hükmün konuluş amacıyla çeliştiği görülmektedir.
Protection and encouragement of our entrepreneurs who have the potential for global competition are of vital importance to sustain the growth strategy based on exports which we are carrying out at the moment with rising momentum. Considering the fact that 60% of our exports are realized through SMEs, supporting these companies that have trouble with reaching funding possibilities will also bring an economic growth that directly creates employment. It should be noted that what drives economic growth and transformation is entrepreneurial activities at all levels that are correctly supported. For this purpose, an important change was made with the Law no. 6322 in the affiliate earnings exception included in article 5/1-a of the Corporate Tax Law. When this novelty that was introduced is evaluated with the regulation in article 5/1-d of Corporate Tax Law, a strong tax incentive that encourages entrepreneurship and complements each other is revealed. The explanation that reads “...it shall not pose an obstacle for the application of exemption that ... affiliate earnings acquired from an institution with full taxpayer status are composed of earnings taxed according to the tax regime or earnings which are exempt from corporate tax...” is included in the General Communiqué Serial No. 1 on Corporate Tax Law regarding affiliate earnings When the preamble of the Corporate Tax Law is considered, it is clearly seen that the regulation was made in order to avoid double taxation, and this novelty that was introduced parallel to the Communiqué contradicts with the spirit of the law and the purpose of the provision.