193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun (G.V.K.’nun) 3’üncü maddesine göre tam mükellefiyete tabi gerçek kişiler Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilirler. Türkiye’de, bir gerçek kişinin tam mükellefiyet esasında vergilendirilebilmesi için G.V.K.’nun 3’üncü maddesinde belirtilen iki şarttan birisinin mevcudiyeti gereklidir. Buna göre, Türkiye’de yerleşmiş olanlar ile resmi daire ve müesseselere veya merkezi Türkiye’de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup adı geçen daire, müessese, teşekkül ve teşebbüslerin işleri dolayısiyle yabancı memleketlerde oturan Türk vatandaşları tam mükellefiyet esasında vergilendirilecektir. G.V.K.’nun 6’ncı maddesi hükmü gereğince de Türkiye’de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler sadece Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratlar üzerinden dar mükellefiyet esasında vergilendirilirler. Bir gerçek kişinin Türkiye’de yerleşik olup olmadığı G.K.V.’nun 4’üncü maddesi hükmüne göre belirlenecektir. Buna göre, yerleşim yeri (ikametgahı) Türkiye’de bulunanlar veya bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar Türkiye’de yerleşmiş sayılırlar. Makalemizin aşağıdaki bölümlerinde esas itibariyle tam mükellefiyete tabi gerçek kişilerce elde edilen kar paylarının vergilendirilme esasları irdelenecektir. Dar mükellefiyete tabi gerçek kişiler açısından ise elde edilen kar paylarının vergilendirilmesi esaslarına kısaca değinilecektir.