Ülkemizde Finansal Kiralama (Leasing) ile ilgili düzenlemeler 10.06.1985 Tarihli 3226 Sayılı Finansal Kiralama Kanunu ile yapılmıştır. Finansal Kiralama ile ilgili düzenlemelerin yürürlüğe girmesiyle birlikte vergi kanunlarında da teşvik edici bir takım düzenlemelere yer verilmiştir. 4842 Sayılı Kanun’la Vergi Usul Kanununa eklenen mükerrer 290’ıncı maddede getirilen Finansal Kiralama müessesesi, vergi uygulamaları açısından hangi kiralamaların finansal kiralama olarak kabul edileceğini Finansal Kiralama Kanunu’ndan bağımsız olarak ve daha geniş kapsamlı bir şekilde tanımlamıştır. Finansal kiralamaya ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu’nda yapılan düzenlemelerde Finansal Kiralama Kanunu’na atıfta bulunulmadığı için, gerek finansal kiralama şirketlerince yapılan kiralamalarda gerekse finansal kiralama şirketleri dışında yapılan kiralamalarda her iki kanun hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi, doğuracağı sonuçlar açısından önem arz etmektedir. Yazımızın konusu finansal kiralama şirketlerince Finansal Kiralama Kanunu kapsamında yapılan kira sözleşmelerinin Vergi Usul Kanunu’nda tanımlanan finansal kiralama kriterlerine uymamasının doğuracağı sonuçları finansal kiralama şirketleri (kiralayan) ve finansal kiralamadan yararlananlar (kiracı) açısından değerlendirmektir.