Bilindiği üzere ülkemiz şu anda ciddi bir ekonomik kriz yaşamaktadır. Bu krizin atlatılabilmesi amacıyla bir takım ekonomik düzenlemeler yapılmış ve reel sektörün desteklenmesinin kaçınılmaz olduğu gerçeğinden hareketle üretim yapan yurtiçi firmaların desteklenmesi gereği üzerinde durulmuştur. Gerek ülke ekonomisine katkıda bulunmak gerekse firmaları önemli ölçüde rahatlatacak en önemli unsurlardan biri de ihracatın artırılmasına yönelik yapılacak teşvik ve düzenlemelere ilişkin alınan kararlar ve yasal düzenlemelerdir. Reel sektöre katkı amacıyla ihracatın artırılmasını tesvik eden uygulamalardan biri de Dahilde İşleme ve Geçici Kabul rejimi kapsamından ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin, dahilde işleme izin veya geçici kabul izin belgesi imalatçı ihracatçılara 3065 sayılı KDV Kanunu’nun 11-1/c maddesi kapsamında teslimi şartıyla tanınan KDV istisnasıdır. Dahilde İşleme ve Geçici Kabul Rejimleri(1) esas itibariyle ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak girdilerin ithal edilmesi halinde bu girdilere ilişkin olarak ithalde ödenmesi gereken vergilerin ödenmeyerek teminata bağlanmak suretiyle ertelenmesi ve bu girdiler kullanılmak suretiyle imal edilen malların ihraç edildiğinin tevsiki halinde de bu şekilde ertelenen vergilere ilişkin teminatların çözülmesini sağlamaya yönelik düzenlemeler olarak mevzuatımızda yer almaktaydı. Ancak ithal edilen girdilerin vergisiz olarak ithaline imkân tanıyan bu düzenlemelerin; aynı mahiyetteki girdilerin iç piyasadan temin edilmesi durumunda uygulanmaması nedeniyle içpiyasadaki girdileri satan satıcılar aleyhine bir durum oluşurken ihracatçılarda ilave bir yükle karşılaşmaktaydılar. Bu hususlar gözönüne alınarak 4369 sayılı kanunun 62. maddesiyle KDV Kanununa Geçici 17. md. eklenmiş ve bu madde ile Bakanlar Kuruluna yetkil verilerek bu konudaki düzenlemelerin önü açılmıştır. Yazımızın aşağı bölümlerinde Geçici 17. maddesi çerçevesinde bugüne kadar yapılan düzenlemeler değerlendirilecektir.