A- GİRİŞ Ülkemiz için kurulduğu günlerden bugüne kalkınma, çok önemli yer işgal etmektedir. Bilindiği gibi kalkınma iktisadi bir terim olarak büyüme kavramından daha çok şey ifade etmektedir. Büyüme hızı çok yüksek seyrettiği halde kalkınma düzeyi düşük kalmış birçok ülkeden bahsedilebilir. Kalkınma; ülkenin üretim gücünün arttırılmasıyla, gelir dağılımının düzeltilmesiyle, eğitim, sağlık, altyapı gibi unsurların yükseltilmesi ile sağlanabilir. Buna karşın ülke içerisinde kumarhaneler açarak milli gelir seviyesi yükseltilebilir ve bu da büyüme hızının yüksek çıkmasına neden olabilir. Bugüne kadar asya kaplanları olarak anılan uzak doğu ülkelerinin büyüme hızlarının çok yüksek olmasına karşın, yaşam standartlarının aynı ölçüde yüksek olmamasının nedeni bu şekilde açıklanabilir. Ülkemizde yatırımların arttırılması yoluyla kalkınmanın sağlanabilmesi için çeşitli müesseseler geliştirilmiştir. Bunlardan en önemlilerinden bir tanesi de yatırım indirimi müessesesidir. Devlet Planlama Teşkilatınca çıkarılan beş yıllık kalkınma planları uyarınca belirlenen sektör, konu ve yörelerde özel kesimi yatırım yapmaya sevk edebilmek amacıyla, yapılan yatırım harcamalarının belli kısmını veya tamamını ticari veya zirai kazançtan indirilmesi suretiyle yatırım yapan mükelleflerden daha az vergi alınması amacını taşır. Bu indirimden mükellefler iki şekilde yararlanabilirler. Birincisi Hazine Müsteşarlığı’ndan yatırım teşvik belgesi alarak, diğeri ise belli sınırlamalar dahilinde teşvik belgesi almadan indirim mekanizmasından yararlanmadır. Biz bu yazımızda daha çok yatırım teşvik belgesi kapsamında yararlanılacak indirimin vergi ve teşvik mevzuatı açısından incelemeye çalıştık.