I-GİRİŞ: 5228 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 160 ıncı maddesinin 3 üncü fıkrası değiştirilmiş ve maddenin sonuna yeni fıkralar eklenmiştir. Anılan maddenin değişmeden önceki haline göre; faaliyetlerine son verdiği ve başka bir faaliyeti olmadığı halde işi bırakma keyfiyetini vergi dairesine bildirmeyen mükelleflerin, yapılacak araştırmalar sonucunda bu durumlarının vergi dairesince tespiti halinde, kayıtları re’sen silinebilmektedir. Bununla birlikte, sahte belge ticareti yapan kişiler genellikle beyannamelerini posta yoluyla vergi dairesine gönderdiklerinden ve bu yönüyle vergi dairesi kayıtlarında faal göründüklerinden sicil kayıtlarının terkini açısından herhangi bir işlem yapılamamaktadır. Bu kişilerin beyannamelerinde gösterdikleri adresler ya hayali adresler olmakta veya başka kişilere ait bulunmaktadır. Sürekli adres değiştiren ve seyyar olan bu kişilere yapılan araştırmalar sonucunda da ulaşılamamaktadır. Sahte belge düzenleme faaliyeti sadece vergi idaresini aldatmakla ve kamu düzenini bozmakla kalmamakta aynı zamanda iyi niyetli mükelleflerin de mağduriyetine neden olmaktadır. 5228 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikle, gayri faal mükelleflerin yanı- sıra, gerçekte herhangi bir ticari, zirai, mesleki faaliyeti olmadığı halde sadece sahte belge ticareti yapmak üzere mükellefiyet tesis ettiren kişilerin de kayıtlarının silinmesine imkân sağlanmaktadır. Kayıtları silinmesi öngörülen bu iki grup mükelleften, gayrî faal olduğu halde keyfiyeti vergi dairesine bildirmeyenlerin kayıtları, başka bir adreste faaliyet göstermediklerinin tespitine bağlı olarak, herhangi bir inceleme raporu aranılmaksızın silinebilecekken, sahte belge ticareti yaptıkları tespit edilenlerin kayıtlarının silinebilmesi için mutlaka vergi inceleme elemanınca düzenlenmiş bir raporun varlığı ve inceleme elemanının bu kişilerin kayıtlarının silinmesi gerektiğine ilişkin önerisi aranacaktır.